2 Mart 2012 Cuma

ORGAN NAKLİ FOTOĞRAFLARI METNİ ELEŞTİRİSİ

Öncelikle, yazı melodram nitelikte olmuş. Bilimcilerin bu konuda daha nesnel davranması gerekirdi.

İnsanlarımız neden organlarını bağışlamaz?:

Bu soruyu kendime sordum. Gittim, başkalarına da sordum. Konunun sözünün bile edilmesi, onları rahatsız ediyordu. Cesetlerinin kesilip biçileceğini değil istemek, düşünmek bile istemiyorlardı. Eğer, kamuoyu telkini ve eğitimi yapılacaksa, bu gözönüne alınmalı. Bu önyargı nasıl aşılır, henüz bilmiyorum. Bir iki akıl yürütme denedim, tutmadı.

Bir üniversite mezunuyum ve organlarımı bağışlamadım. Neden? Çünkü, o organlar aileme gerekebilir de, o yüzden. Kan naklinde ve organ naklinde alıcıyı kendin seçemiyorsun ama bu yalnızca bürokrasi. Bu ülkede nasıl ki yasadışı organ nakilleri varsa, istediğinde kendi organını ailenden birine verebilirsin. Zaten bu yapıldı (yani aile içi canlıdan canlıya organ nakli).

Çok kez ölüm tehlikesi atlatmış biriyim, hastanede yanımda insan da öldü, tamamen kendi isteğimle gidip tıp fakültesinde anatomi dersinde kadavra da kestim. Ölüme nesnel bakabiliyorum o yüzden. Bu dizi fotoğraflar ise, öyle değil.

Sonuçta, ortada bir yarış var. Dünyanın her yerinde, en azından şimdilik, verilen organlar talebi karşılamıyor. Organ nakli bekleyenlerin % 10’u her yıl ölüyor. Siz, organ nakliyle yaşadığınızda, bir kişiyi öldürmüş oluyorsunuz.

Tersi de var: Bir arkadaşım kalp nakli yaptırabilecekken 50 yaşında geçen yıl ölmeyi yeğledi. Bir arkadaşımın karısı, yurtdışında böbrek nakli yaptırmaktansa, 10 yıl diyaliz makinası kullanarak sıra bekledi ki bu onun yaşama şansını % 50’den aşağıya zorlamıştı, sonunda sıra geldi ve nakil yapıldı.

Konunun eleştirisi çok daha sert, çok daha derin, çok daha polemiksel. Bu sitenin (Fotoritim) bu kadarını kaldırabileceğini düşünerek, burada kesiyorum.


(9 Mayıs 2008)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder