2 Mart 2012 Cuma

HALUK ÇOBANOĞLU ELEŞTİRİSİ

"Eskiden arabeskin paylaşıldığı yerlerde, deyimimi bağışlayın, hayat kadınları olmazdı. Fahişelik olmazdı, uyuşturucular olmazdı. Meyhane olurdu, insanlar otururlardı, omuzlarını yaslar, dertleşirlerdi. Şimdi o tür mekânlarda uyuşturucu satılıyor, fuhuş yapılıyor." Tümüyle yanlış bir gözlem ve bir saptama. Pavyon, taverna, diskotek, hiç farketmez; Dünya'nın tüm müzik-dans-gece mekanlarında hem uyuşturucu vardır, hem de fuhuş. Arabeskin kentteki yuvası pavyon olmuştur, Müslüm ünlü olmadan önce Anadolu pavyonlarının neredeyse hepsini dolanmıştır. Arabesk konusu, yazarın / fotoğrafçının konuyu keşfetmesinden çok daha önce incelenmişti ve yazılmıştı. Murat Belge'nin yazısı, 1980'lerin başına aittir. Şu anda, Müslüm, Ferdi ve Orhan Baba'lar için birçok kitap yazılmış durumda. Daha da önemlisi rak-arabesk olan Erkin Koray, 1960'ların sonunda vardır. Arabeskin diğer müzik türleriyle geçişimleri de hem yaşanmış, hem yazılmış konulardır. Arabesk, gecekondu = fakirkondu müziğidir, ne kent, ne de köy. Alamancılar'ın durumu da odur: Ne kentli, ne köylü; ne Türk, ne Alman. Ne zaman ki fakirkondu zenginkondu oldu, arabesk o zaman ikinci kez lümpenleşti. Arabesk, çıkış itibarıyla lümpen proleteryanın müziğidir, sınıf atlama hayalinin müziğidir ve kente göç eden nüfusun % 1-3'ü itibarıyla da bu sınıf atlama şu anda gerçekleşmiş durumdadır. Diyeceklerimin % 99'unu törpüledim, dilerim kalanıyla da ortalığı kırıp dökmemişimdir. Ancak, insan bilmediği konularda susmalı ve bilmediğini bilmeli. Tam anlamıyla gaf dolu bir yazı olmuş.

(3 Aralık 2008)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder